MTekelioglu

Bilge adam Nazif Satoğlu Hakka yürüdü

Her insanın hayatı boyunca içinden geçtiği evreler vardır. Benimki de öyle. Doğup büyüdüğüm ve liseyi bitirene kadar yaşadığım Kayseri’den sonra tahsil için gittiğim İstanbul sonrasında hiç aklımda yokken kendimi İzmir’de buldum. Evlenip İzmir’e...

Kendin ol… Hangi ben…

Sıkıcı siyasi tartışmalar bunaltıyor beni. Televizyondaki konuşmalar ifrat tefrit arasında gidip geliyor. Akıl sağlığını korumak isteyenler bunlardan uzak durmalı. Ben de öyle yapıyorum. Zaman zaman başka platformlarda ya müzik dinliyorum ya da...

Bundan sonra…

Seçimler bitiyor.   Türkiye artık kısır tartışmaların ötesinde ülkenin gelecek günlerine dair tasavvurlarını hamasetin tuzağına düşmeden ele almayı başarmalıdır. Yakın geçmişimize göz atılacak olursa ümide pek fazla yer yok gibi ama hem...

Bizim evin kapısını muhalefet mensupları çalarsa…

İki hafta önceki yazıda bizim evin kapısını iktidar partisi mensupları çalarsa demiş ve onlarla muhtemel sohbetimde ele alacağım konuları dile getirmiştim. O yazıda muhalefet mensupları bizim evini ziline basarlarsa neler konuşacağımı yazma...

Medeni: Bir mazlumun sessiz çığlığı

Hakan Altınay, Gezi davasının mazlumlarından biri. Bir yıldır Silivri’de yatıyor. Bu davayı biraz takip edenlerden biri de benim. Bu kadar zalimane bir mahkûmiyet olamaz. Ne iddianamede ne kararda Hakan Altınay’ın hapse atılmasını gerektirecek...

Partililer bizim evin kapısını çalarsa…

Seçimler yaklaştıkça faaliyetler de çeşitleniyor. Partilerin genel başkanları mitinglerine katılanların hepsini kendi partisinden kabul ederek onlardan çeşitli sözler alıyor. Bunların çok yaygın olanlarından birinde şöyle sesleniliyor partililere:...

Seçmen sorumluluğu…

‘Asıl sorumlu partiler değil mi?’ diyerek bana kızacaklara bir ricam var. Kızacaksanız da yazının sonunda kızın. Partilerin sorumluluğunun ben de farkındayım elbette ama biraz da seçmen sorumluluğunu konuşalım diyorum. Seçmenlerin davranışını iki...

Kutuplaşma

Seçime doğru giderken sevinilecek manzaralar arıyorum. Beni sevindirecek manzaralar desem daha yerinde olur. Canımı sıkan bir şeye şahit olsam hemen yanına beni sevince boğacak konular yerleştirmeye çalışıyorum. İstiyorum ki partilerin ve adayların...

Tren penceresinden… Vedalar, vuslatlar…

Gurbete gitmek deyince benim aklıma tren penceresinden sarkıp sevdiklerine el sallayan, hüzün dolu yaşlı gözleriyle bu ülkenin garip insanları gelir. Bir de yavaş yavaş yol almaya başlayan trenle beraber koşuşturan gözleri yaşlı analar, babalar...

Nereye gidiyoruz?

Yapıp ettiklerimizden sorumluyuz ama ya yapmadıklarımızdan? Onlardan da sorumlu muyuz? Bir zamanlar böyle bir yazı kaleme almıştım, Yapıp ettiklerimiz, yapmayıp ettiklerimiz… Şimdi deprem dolayısıyla herkes birbirini hesaba çekmeye çalışıyor. Sorun...