MTekelioglu

Filistin Direniş Akademisi bir mezun verdi

Geçenlerde kızım “Baba, benim bir Filistinli arkadaşım var. Kardeşi Filistin’den geldi. 18 yıldır hapisteydi. Onun neler çektiğini, İsrail zindanlarında neler yaşadığını bilmek ister misin” diyerek bir video gönderdi bana. Ancak videonun detayına...

Takım ruhu önemli mi? Hüseyin Kayahan’ın vedası…

Ülkemizde yapılan her adil seçim milletimizin feraset ve basiretine şahitlik etmiştir. Bunun örneklerini teker teker saymak yerine 1950, 1965, 1983, 2002 ve 2007 seçimlerini zikredebiliriz. Bu seçimler sonucunda ülkemiz doğru istikameti bulmuş ve...

Son dakikada kurtarılan uzlaşma fırsatı

Güzel bir söz var Anadolu’da. Daha çok ticari konularda ihtilafa düşüp kavga edenlere izafetle söylenir. Şöyle: “Oturup konuşmaya utanıyorlar, dövüşmeye utanmıyorlar.” Belki bizde ticari kuruluşların çok uzun ömürlü olmamasının bir izahıdır bu...

Bu mezarda bir garip var

Bu köşede bundan önce çıkan iki yazıda Türkiye’de depremle baş edebilmek için yepyeni bir anlayışa ihtiyaç olduğunu söyledim. Mevcut anlayışla depremle baş edilemeyeceği ortaya çıkmıştı. Zira ne yeni binalar, yani 2000 yılından sonra inşa edilen...

Deprem gerçekleri duygusal yönümü törpülemeye başladı…

Maraş depremi hafızalarımıza pek çok yönüyle kazındı. Çok duygulandık. Gözlerimizi yaşartan pek çok olay oldu. Tek bir sitede iki yüz elliden fazla canın kaybolması bana eyvah dedirtti. Baştan sona harap olmuş caddeleri görünce aman Allahım dedik...

Felaket bu boyutta yaşanmayabilir miydi?

Yaşadığımız deprem felaketinin büyüklüğü ortada. O kadar büyük bir felaket ki ülkemiz gelecek kim bilir kaç yıl bu depremle uğraşmak zorunda kalacak. Depremin büyüklüğü bizi bazı soruları sormaktan alıkoymamalı. Bu tavır, hesap sormaktan ziyade...

Ateş düştüğü yeri yakıyor…

Yaşadığımız deprem toplumsal birlik ve beraberliği bir noktaya kadar her şeyin önüne geçiriyor. İnsanımız duyarlı. Yardım etmek istiyor. Parasal yardım yolları çok. AFAD ekipleri enkaz altında kalanları kurtarmak için olağanüstü çaba harcıyorlar...

Kurumlar ve kişiler bir kere mi ölür? Ölmeden ölmek…

Erzurum’da bir yakınımızın taziyesindeydik, beş altı sene oldu. Baş sağlığı için gelen, sıra dışı bir profesör sohbet sırasında şöyle dedi: “Bu dünya bir garip, dirileri gömüyorlar, ölüleri yaşatıyorlar.” Daha sonra edindiğim bilgiye göre...

Hacivat Karagöz’ü, Karagöz Hacivat’ı şaşırtıyor…

Karagöz-Nerelerdesin Hacivat, kaç zamandır yoksun, hasretinden prangalar eskittim. Hacivat-Prangalar mı eskittin? Bırak şu çok bilmişliği. Sen bana bunun şairinden bahsetmiştin. Ahmet Arif miydi? Şimdi kendine mal etme. Karagöz-Yok öylesine söyledim...

Moltke’den mektup var

Okuduğum kitaplara dair düşüncelerimi yazıya dökmeyi seviyorum. Fakat her kitabı okuyup bitirdikten sonra yazma imkânı bulamadığım da oluyor. Bu şekilde masamda birikmiş bir hayli kitap var. Bekleme sebebi muhtelif. Yazı yazmadığım dönemler de...